Kadın Hastalıkları

HPV Tanı ve Tedavisi

HPV Tanı ve Tedavisi

HPV TANI VE TEDAVİSİ

HPV, Human Papilloma Virus, şimdiye kadar 200 den fazla tipi saptanan bir virus ailesidir.  Düşük riskli tipleri (HPV Tip 1,2,4 gibi) el ve ayaklarda siğillere, yine düşük riskli diğer tipleri (HPV tip 6 ve 11) genital bölgede siğillere neden olurken yüksek riskli tipleri (HPV 16, 18, 31, 33, 35 gibi) rahim ağzında preinvaziv lezyonlara ve rahim ağzı kanserine neden olabilmektedir. Tüm dünyada HPV enfeksiyonu cinsel yolla bulaşan hastalıklar arasında ilk sıradadır. Partner sayısı arttıkça HPV enfeksiyonu görülme ihtimali de artmaktadır.

Genital Siğiller

En sık 20-24 yaşlarında görülür. Genital siğillerin %90’ından sorumlu olan HPV tipi 6 ve 11’dir. Genital siğiller kanser riskini artırmazlar ama birlikte yüksek riskli tiplerin de olabilme ihtimaline karşı rahim ağzında preinvaziv ve invaziv lezyon varlığı yönünden kontrol edilmelidir.

HPV Enfeksiyonu ve Rahim Ağzı Kanseri

Rahim ağzı kanserlerinin %90’ından fazlası HPV enfeksiyonu ilişkilidir. En sık birlikte görülen HPV tipleri tip 16, 18, 31, 33, 45, 52 ve 58’dir. Sigara kullanımı, çoklu partnere sahip olmak, bağışıklığın bozulması gibi sebepler HPV enfeksiyonu ve HPV persistansını artırarak rahim ağzı kanseri için risk artışına neden olur. HPV enfeksiyonu rahim ağzı kanserinin dışında anal kanserler, orofaringeal kanserler ve baş-boyun kanserleri ile de ilişkilidir.

HPV’nin Bulaşma Yolları

Genital HPV’nin en sık bulaş yolu cinsel temastır. En sık olarak yakın cilt teması ile bulaşsa da HPV, dış ortamda belirli bir süre canlı kalabilmektedir. Ayrıca HPV, sık kullanılan dezenfektanlara (Glutaraldehit, etanol, izopropil alkol gibi) karşı da canlı kalmayı başarabilmektedir. Genital organlara temas eden eşyaların ve giyisilerin ortak kullanımı sonucunda da bulaş olabilmektedir. Hatta küçük çocuk ve bebeklerde görülen genital HPV enfeksiyonunda en sık etken bekım veren ebeveynlerin elleri yoluyla oluşan virus bulaşıdır. Diğer bir durum da gebelik sürecinde annede aktif genital HPV enfeksiyonu varlığı normal doğum sonrasında bebeğin ses tellerinde siğil oluşumuna neden olabilmektedir. Bu nedenle aktif genital HPV enfeksiyonu olan gebelerde sezaryen ile doğum tercih edilebilir.

HPV Enfeksiyonunun Doğal Seyri

HPV enfeksiyonu sonrası hiçbir müdahale gerektirmeden 1 yıl içerisinde %80 hastada, 2 yıl içerisinde de %90 hastada enfeksiyon ortadan kalkmaktadır. Bu hastaların %8-9’unda enfeksiyon 2 yıldan uzun süre sebat etmektedir ve tüm hastaların %1’inden azında yıllar içerisinde invaziv rahim ağzı kanseri oluşmaktadır. HPV enfeksiyonundan sonra enfeksiyonun iyileştiği kişilerin ancak yarısında enfekte eden virus tipine karşı kalıcı bağışıklık oluşmaktadır. Oluşan bağışıklık HPV tipine özgüdür ve diğer HPV tiplerine karşı koruma sağlamamaktadır. HPV aşısı sonucu oluşan antikorlar, aşının içerdiği HPV tiplerine karşı tam ve kalıcı koruma sağlamaktadır.

Yüksek Riskli HPV Rahim Ağzı Kanserine Nasıl Neden Olur?

Yüksek riskli HPV tiplerinin düşük riskli tiplerden en önemli farkı enfekte ettiği hücrenin DNA’sı ile birleşmesi hem enfeksiyonun kalıcı olmasına neden olur, hem de bağışıklık sisteminden kaçmasını sağlar ve tümöral gelişime neden olur.

HPV Enfeksiyonunun ve Genital Siğillerin Günlük Yaşama Etkileri

Genital siğiller her ne kadar ciddi bir sağlık sorunu oluşturmada bile hastalarda ciddi psikolojik ve sosyal etkilere neden olmaktadır. Genital siğil varlığı şüphesiz ki cinsel yaşamı olumsuz etkilemektedir. Cinsel ilişki ile siğillerin bulaşma korkusu eşlerde cinsel isteği azaltabilmektedir. Cinsel birliktelik sırasında kondom gibi bariyer yöntemlerin kullanımı hem genital siğil bulaşını hem de yüksek riskli HPV enfeksiyon oranlarını azaltmaktadır. HPV’nin genital siğil dışında neden olduğu diğer lezyonlar servikal intraepitelyal lezyonlardır (SIL) ve bunlardan yüksek derece olanlarının (HSIL ya da CIN3) kansere ilerleme riski vardır. Günümüzde girerek yaygınlaşan HPV aşıları sayesinde aşılanmış kişilerde hem genital siğillerin hem de SIL lezyonlarının görülme riski neredeyse tama yakın azalmaktadır.

HPV Testleri

Rahim ağzı kanseri taramasında HPV testleri kullanılmaktadır. HPV testinin kullanılmasının esas amacı kişide rahim ağzı kanseri ile ilişkili yüksek riskli HPV tiplerinin varlığını belirlemektir. Mevcut rahim ağzı kanseri tarama programına göre 30 yaşından itibaren her kadına HPV DNA ve smear testi 5 yıl aralıklarla önerilmektedir. Alınan testlerden herhangi birisinde anormallik olması durumunda doktorunuz size uygun tedavi planını sunmalıdır.

HPV Aşıları

Rahim ağzı kanseri ile en sık ilişkilendirilen HPV tipleri HPV 16, 18, 31, 33, 45, 52 ve 58 dir. Yüksek riskli HPV tiplerinin neden olduğu diğer kanser tipleri ise anal kanserler, ağız, dudak ve dil kökü kanserleri, baş-boyun kanserleridir. HPV aşıları rahim ağzı kanserinin yanında bu kanserler için de yüksek oranda koruyuculuk sağlamaktadır. Kullanılan HPV aşılarında canlı virus bulunmaz, yalnızca virusun dış kapsid proteini bulunmaktadır. Bu nedenle HPV aşısı viral enfeksiyon riski taşımaz. Aşılama sonrası aşının içerdiği HPV tiplerine karşı yüksek oranda ve uzun süreli bağışıklık elde edilmektedir. Dörtlü aşı olarak tabir edilen Quadrivalan HPV aşısı mevcuttur. Genital siğillere neden olan en sık HPV tiplerinden 6 ve 11’in yanında rahim ağzı kanserine neden olan en sık yüksek riskli tiplerden HPV Tip 16, 18’e karşı bağışıklık oluşturmaktadır. HPV aşısı ülkemizde ulusal aşı takvimine girmemiştir henüz. 9-14 yaş arasındaki çocuklarda 0 ve 6. ay olmak üzere 2 doz aşı yeterli bağışıklığı oluşturduğundan iki doz aşı önerilmektedir. 15 yaş ve üzerindeki kişilerde ise 0, 1 ya da 2. ay ve 6. ay olmak üzere 3 doz aşılama önerilmektedir. HPV aşılarının yan etki profili, diğer çocukluk çağı aşılarından farklı değildir. Hatta canlı virus içermemesi nedeni ve viral enfeksiyona sebep olmaması nedeniyle canlı virus aşılarından daha güvenli olarak kabul edilebilir. Dünya sağlık örgütü HPV aşılarının fayda-zarar oranının kesinlikle fayda lehine olduğunu duyurmuştur.

HPV aşıları gebelikte kullanıldığında bebeğe ya da anneye zarar verdiğine dair kanıt yoktur. Gebelik sırasında HPV aşılamasına başlanması önerilmemektedir. HPV aşılanmasına başladıktan sonra gebe kalındığında ise kalan aşı dozlarının doğumdan sonraya ertelenmesi önerilir.

 

Blog

Son Yazılar