Myom
Myom rahimde en sık myometrium düz kas ve fibröz doku hücrelerinden kaynaklanan benign tümörü olup fibroid, fibromyom, myoma ve leiomyoma gibi isimleride vardır. Myomlar çoğu kez belirti vermedikleri için başka bir şikayetle yapılan jinekolojik muayene sırasında ya da hamilelik nedeni ile yapılan ultrasonlarda rastlantı sonucu tespit edilirler. Kadınların %20’sinde 35 yaşından sonra semptom vermeksizin çoğunlukla benign olarak bulunmaktadır. Premenopozal dönemde bu oranın %40’lara çıktığı, otopsilerde ise %50’lik düzeylerde bulunduğu, pelvik laparotomilerin %60’dan fazlasının semptomsuz myomlar için yapıldığı bildirilmektedir. Ultrasonografi ve manyetik rezonans görüntüleme (MRI) semptomsuz myomların saptanmasına olanak sağlamıştır. Myomlar semptomatik olurlarsa genellikle, pelvik ağrı (kasık ve bel ağrısı ), adet kanamasının yoğunlaşması, ara kanaması, ilişkide ağrı veya bazen kanama, kabızlık, sık idrara çıkma, infertilite şikayeti meydana gelir.
Myomların uterustaki anatomik lokalizasyonlarına göre 4 tipi mevcuttur.
Subseroz Myomlar: Rahimin en dış tabakasının altındadır. Rahimi asimetrik şekilde büyümesinde önemli rolleri vardır. Semptom vermeksizin bir sapla peritoneal kaviteye doğru çok büyük boyutlarda büyüme eğilimleri vardır. Batın içine büyüme sonucunda abdominal organlarla çoğunlukla da omentum ve mezenter ile damarsal ilişkiye girip bu organlardan beslendiğinde parazitik myom adını alır. Yanlarda broad ligamentin iki yaprağı arasında gelişmesi durumunda intraligamenter myom adım alır. İntraligamenter myomlar büyük çaplara ulaştığında üretere ve pelvik kan damarlarma bası yaparak bunlarla ilgili patolojilerin oluşmasına yol açarlar. Subseroz myomlar büyük çaplara ulasana dek asemptomatik kalabilirler.
İntramural Myomlar: En sık görülen myom tipidir. Genellikle uterusta myometrium içerisinde izole ve kapsülsüz nodüller olarak yerleştiklerinde uterin seroza ve endometriuma çıkıntı yapmazlar. Bu tümörler büyüdüklerinde uterin kavitede düzensizliklere veya uterusun eksternal yüzünde çıkıntılara hatta saplı myomların gelişmesine de neden olabilirler. Menoraji ve infertilite nedeni olabilirler.
Submüköz Myomlar: Endometriumun hemen altında yerleşmişlerdir. Bu tümörler uterin kaviteye doğru veya saplı şekilde büyüyerek servikal ostan vajene çıkıp, vajene doğmuş myom şeklini de alabilirler. Bu tümörler endometriumda düzensiz gelişim göstererek anormal uterin kanamaların meydana gelmesinde etken rol oynarlar.
Servikal Myomlar. Serviksin muskuler yapısından orijin alan nadir tümörlerdir. Hem parametrium hemde vajene doğru gelişim gösterme özelliği vardır. Mesane boynuna bası yapmaları halinde dizüri, sık idrar yapma ve inkontinansa, parametriuma doğru büyüme göstermeleri halinde pelvik kan ve lenf akımında staza, üreterlerin basısı sonucunda hidroüreter daha sonrada hidronefroza neden olabilirler. Kanama, infertilite ve enfeksiyon nedeni olabilirler.
Myomlarda Tedavi:
Değişik tedavi seçenekleri hastanın yaşı, paritesi, gebelik durumu, bebek beklentisi, genel sağlık durumu, myomun büyüklük ve lokalizasyonu, semptom ve komplikasyonlarına göre uygulanır.
İzlem
Semptom vermeyen, küçük boyutlarda olan myomlar düzenli olarak 3-6 aylık aralıklarla takip edilebilirler. Bu durumda hasta ileride karşılaşabileceği semptomlar açısından bilgilendirilmeli dir.
Cerrahi Tedavi
Anormal Uterin Kanama: Tedavi edilemeyen anormal uterin kanama en sık cerrahi endikasyonudur.
Ağrı (iyom karın ağrısı ): Dismenore, disparonia ve karın alt kadranında bası hissi gibi kronik ağrı nedeni olabileceği gibi myomlardaki torsion, dejenerasyon ve infarktlar akut ağrı nedeni de olabilir. Myomlar kasık ve karın ağrısının önemli bir nedenidir.
Üriner Semptomlar: Acil, sık idrar yapma, akut üriner retansiyon, hidroüreter, hidronefroz.
Büyüme: Premenopozal dönemde myomda ortaya çıkan hızlı büyüme veya postmenopozal dönemdeki herhangi bir büyüme.
İnfertilite: Myomlu hastaların çok büyük bir bölümü normal gebe kalıp sağlıklı bir gebelik geçirebilirler. %2- 10 kadar infertil kadında tek anormal bulgu olarak myom tespit edilmektedir. Myomların fertiliteyi etkileyip etkilemedikleri açık olarak bilinmemektedir.
Laparoskopik Myomektomi (Kapalı Myom Ameliyatı)
Laparoskopik myom ameliyatı tecrübeli ellerde başarı ile uygulanabilir. Kapalı myom ameliyatı kararı verirken myomların boyutu, sayısı ve rahimde yerleştiği yer çok önemlidir.. Kapalı miyom ameliyatı biraz daha uzun sürmekle beraber hastaların iyileşmesi ve sosyal hayatıan, aile hayatına ve iş hayatına dönmesi daha kısa sürede olmaktadır. Daha az kan kaybı, postoperatif daha az adezyon gelişimi ve normal uterin anatomiyi bozmadan koruyabilme özelliklerinden dolayı laparotomiye tercih edilmektedir. Myom ameliyatlarından sonra en az 6 ay gebe kalınmaması önerilir ki gebelik sorasında rahim yırtılması riski olmasın.
Abdominal Myomektomi (Açık myom ameliyatı): Çocuk sayısını tamamlamamış, genç hastalarda tercih edilmektedir. Myom boyutu, lokalizasyonu veya ek pelvik patolojilere bağlı olarak bu her zaman mümkün olmayabilir dolayısıyla hastaya söz verilmemeli, karar operasyon sırasında verilmelidir.
Vajinal Myomektomi: Vajene doğmuş saplı submuköz myomlarda yapılabilir. Myom infekte ve kanamalı ise vajinal histerektomi tercih edilmelidir.
Copyright @2022 - Sors Workshop